Nörojen Mesane

Nörojen mesane belirtileri nelerdir?

Lezyonun sinir sistemindeki yeri ve seviyesine göre bulgu vermektedir. En sık görülen bulgular şu şekildedir:

• İdrar Kaçırma: Mesane kasının istemsiz kasılmaları, idrar tutma mekanizmasının (sfinkter) yetersizliği veya mesane kapasitesinin aşırı azalması bu durumun sebebi olabilir.
• İdrar Yapmakta Zorlanma veya İdrar Yapamama: Sebebi idrar tutma sisteminin (sfinkter) işeme sırasında gevşeyememesi ya da sinir hasarına bağlı mesane kasının kasılamaması (felç) kaynaklı olabilir.
• Sık İdrar Çıkma: Mesane kapasitesinin azalmas, mesanenin genişleyebilme özelliğini yitirmesi ya da mesane kasının istemsiz kasılmaları bu duruma sebep olabilir.
• İdrar Yolu Enfeksiyonları, Taş Oluşumu, ve Böbrek Yetmezliği: Mesane boşaltım ve dolum fonksiyonlarındaki sorunların şiddetine bağlı olarak gelişebilmektedir.

Nörojen mesane teşhisi nasıl konulur?

Nörojen mesane düşünülen hastaya teşhis koymak için öncelikle hastadan detaylı bir öykü alınmalı ve fizik muayenesi yapılmalıdır. Ardından mesane dolum ve boşaltım fonksiyonlarını ve sinir sistemi fonksiyonlarını değerlendirmek için birtakım testler yapılmalıdır. İşeme günlüğü, kan ve idrar testleri, radyolojik görüntüleme yöntemleri (ultrason, MRI, IVU gibi), ürodinamik testler, sistoskopi, EMG ve EEG tanıya ulaşmak amacıyla kullanılan başlıca tetkiklerdir. Bu testlerin hangilerinin gerekli olacağına hastanın durumuna göre doktoru tarafından karar verilecektir.

Nörojen mesane tedavisi

• Mesane İçi Botulinium Toksin Uygulaması: Yaklaşık 6-12 ay süren bir etkinliği olan bu işlemde hastaların istemsiz mesane kasılmalarının azaltılması ve mesane kapasitesinin arttırılması amaçlanmakta; bu sayede sık idrara çıkma ve idrar kaçırma gibi şikayetlerinin düzelmesi sağlanmaktadır. Sıklıkla lokal anestezi altında ve klinik şartlarında uyguladığımız bu işlemde mesanenin 20 noktasına özel bir iğne yardımıyla Botulinium Toksin enjeksiyonu yapılmaktadır.
• Nöromodülasyon (Sinir Uyarılması): Mesaneyi kontrol eden sakral sinirleri uyarmak için elektrik akımı kullanılan bir tedavidir. İki çeşit sinir uyarılması vardır:
• Tibial Sinir Uyarılması: Ayak bileğinin yakınına elektrik akımı için bir iğne yerleştirilir. İğne ciltten geçer ve bileğin iç kısmından bacak boyunca sakral sinirlere dek uzanan tibial sinir uyarılır.
• Sakral Nöromodülasyon (Mesane Pili): Bu işlemde sakrum kemiği içerisine yerleştirilen elektrotlar bir pil yardımıyla mesanenin fonksiyonlarını sağlayan sinirleri uyarmakta ve hastanın idrar yapmakla ilgili şikayetlerinin giderilmesini sağlamaktadır.
• Mesane Büyütme (Augmentasyon) Ameliyatı: Mesane kapasitesi azalmış veya genişleme fonksiyonu bozulmuş hastalarda diğer tedavi yöntemleri başarısız olduğunda barsak kullanılarak mesane hacminin ve kapasitesinin arttırlması amacıyla uygulanır.
• Temiz Aralıklı Kateterizasyon (TAK): Mesanenin kasılma fonksiyonunu yitirdiği (boşaltım bozukluğu) olgularda suya tutulunca kendiliğinden kayganlaşan tek kullanımlık sondalarla mesanenin boşaltılması işlemidir. Sondalama işleminin günde kaç kez yapılacağına mesane kapasitesine göre karar verilmektedir.

Nörojen mesane nedenleri nelerdir?

Sinir sisteminin herhangi bir bölümünde doğumsal olarak gelişen ya da travma, enfeksiyon, tümör gibi nedenlerle meydana gelen hasarlara bağlı oluşmaktadır. Hasarın geliştiği bölgeye göre intrakranial, suprasakral ve infrasakral olmak üzere 3 kategoriye ayrılmaktadır.

İnme, demans, Alzheimer hastalığı, multiple skleroz, beyin tümörleri, beyin kanamaları, kafa travması, menenjit, omurilik yaralanmaları, spinal kord tümörleri, transvers miyelit, miyelomeningosel, diyabet, bel fıtığı, sakral agenezi, tümör basıları, cerrahi yaralanmalar ve radyoterapi gibi birçok hastalık ve etken bu durumun sebebi olabilmektedir.

Nörojen mesane hayatınızı nasıl etkiler?

Nörojen mesanesi olan hastalarda bozulan mesane dolum ve boşaltım fonksiyonları hem hastanın yaşam kalitesini bozmakta hem de böbrek yetmezliği, üriner enfeksiyonlar ve taş oluşumu gibi ciddi başka sağlık sorunlarına yol açabilmektedir. Bu nedenle nörojen mesane tanısı almış hastaların tedavilerini ve takiplerini aksatmadan düzenli bir şekilde yaptırmaları oldukça önemlidir.